Arda Meriç, Neurovia’nın kurucusu ve vizyoner yöneticisiydi. Suçları önleyebilecek bir “zihinsel yedekleme” çipi geliştirmek üzere laboratuvarında günlerce, gecelerce çalışıyordu. Bu teknolojiyle, bir kişinin beyin sinyalleri özel biyometrik sensörlerle dijital hâle getirilecek; hayati tehlike anında, kaybolan bilinç dijital kopya üzerinden yeniden canlandırılacaktı. Arda, kendisi de EchoSelf projesinin en büyük deneği olmaya karar verdi: Kendi zihnini ilk yükleyen kişi olarak sisteme tam güven duyuyordu.

Bir sabah saat 06:00 civarında Neurovia’nın proje yöneticisi ve aynı zamanda Arda’nın kız arkadaşı olan Melis Karaca tarafından Arda’nın masasında hareketsiz bedeni bulundu. Yapılan ilk incelemelere göre, zihinsel yedekleme işlemi sırasında sistem “fazla veri yüklemesi” almış ve Arda’nın hayati işlevleri o anda geri dönülemez bir şekilde çöküntüye uğramıştı. Ancak sunucu kayıtlarında kasıtlı modifikasyon izleri, silinmeye çalışılan kod blokları basit bir kazadan çok bilinçli bir sabotaj ihtimalini gündeme getirdi.

Fiziksel Arda’nın bedeni artık burada değil; ama zihni hâlâ aktif. Dijital Arda, kendi esrarengiz cinayetinin çözülmesinde sana yardımcı olmaya hazır. Normalde, bir kurbana “Katilin kim?” diye sorabilmek imkânsızdır; işte bu noktada şans sende. Dijital Arda’nın kodlanmış hafızası, laboratuvardaki son anlarına, sisteme giren şüpheli kayıtların arkasındaki küçük ipuçlarına kadar her şeyi saklıyor.